Hastaların şikayetlerini dile getiren Canan Karatay doktorların hastalarını dinlemediğini söylüyor. Eğer hastalar dinlenilirse yüzde 90 teşhisin koyulucağını vurguluyor.
HASTALIK YOKTUR HASTA VARDIR :
Hipokrat diyor ki ‘hastalık yoktur hasta vardır’ her hasta kendine hastır ve her hasta İbn-i Sina’nın da dediği gibi tek başına değil ailesiyle, eviyle, çevresiyle, yaşadığı yeriyle, ışığıyla, işiyle değerlendirilir. Beslenmesiyle değerlendirilir hepsi bir bütündür.
İnsan vücudunda bir dolaşım vardır ve her organa bu kan gider. Kalbe ayrı gitmez, troide ayrı gitmez, beyne ayrı gitmez, karaciğere ayrı gitmez, mideye, bağırsağa ayrı gitmez. Modernite bizi bu yaklaşımdan uzaklaştırdı. Hastayla oturup konuşmamız lazım. Modern tıpta böyle bir şey yok. Hâlbuki hasta ile konuşulacak, hasta dinlenilecek, hasta muayene edilecek. Hastanın karaciğerine elle bakılacak, Akciğeri kalbi bağırsakları dinlenecek, biz öyle öğrenerek büyüdük.
Hastaları Dinlerseniz Yüzde 90 Teşhis Koyabilirsiniz :
Modern dedikleri dünyada hastaların en yaygın şikâyetlerinden biri şu; ‘doktorum beni dinlemedi, ben doktorum tarafından dinlenmek istiyorum’ Benim tespitim değil bununla ilgili çalışmalar var.
MODERN TIBBIN DOĞURDUĞU HASTALIKLAR :
Hastalarla konuşup dinleyeceğiz. Bu çok önemli çünkü hastayı dinlerseniz yüzde 90 teşhis koyabiliyorsunuz. Yüzde 5’i fizik muayene diğer yüzde 5’i tetkik, o da gerekirse… Oysa bugün neredeyse yalnız tetkikle teşhis koymaya çalışıyoruz. Teşhis koyuyoruz ama hastaların şikâyetleri geçmiyor, hastaların ellerinde dosyalar o doktor bu doktor oradan oraya savruluyorlar. Haksız mıyım?
Yanlış anlaşılmasın lütfen, gelişmeleri elbette takip edeceğiz, yenilikleri okuyacağız, bilgimizi her geçen gün geliştireceğiz! Bu çalışmalar BAĞIMSIZ olarak yapılmış olacak tabii… Ben her sabah, 3-4 saat, bana gelen en son bağımsız çalışmaları okur, sonra işe giderim. Bunu da burada belirtmek istiyorum.