Kış aylarında yavaşlayan metabolizma, mevsim değişikliği ve havaların ısınması ile kimi zaman adaptasyon sorunu görülebilir. Bu da bireylerde uykusuzluk, stres, yorgunluk gibi sorunlara neden olur. Bu durum hem özel yaşantımızı hem de iş hayatımızı olumsuz yönde etkileyebilir. Peki bahar yorgunluğu nedir? Nasıl baş edebiliriz?
Yorgunluk, genel olarak kişilerin kendini halsiz isteksiz hissetmesi halidir. Bilimsel incelendiğinde 3 tipe ayrılır;
1. Kronik yorgunluk sendromu: Bu tip yorgunluklar 6 aydan fazla sürer ve tedavisi güçtür. Endokrin, nörolojik ve psikolojik sebepleri vardır.
2. Psikolojik yorgunluk: Bu tip yorgunluklar genelde kişilerin çevresel olaylara paralel olarak ortaya çıkar ve psikatrik destek ile çözülebilir.
3. Bahar yorgunluğu: Bu tip yorgunluk mevsimsel olarak oluşan baharın başlaması ile oluşan tiptir.
Bahar yorgunluğu güneşin daha dik gelmesi ile ısınan denizlerden daha fazla suyun buharlaşması ve bununla beraber ortaya çıkan nem artışı sonucunda oluşur. Yaz ve sıcak geçen bahar aylarında hava sıcaklığı, yüksek nem ile bir araya gelince bunaltıcı bir gün yaşarız. Kendimizi yorgun ve bitkin hissederiz. Nemliliğin çok yüksek olduğu durumlarda gerçek hava sıcaklığı ile etkin hava sıcaklığı birbirine yakın seyreder.
Fakat sıcak ve kuru bir havaya göre çok daha fazla rahatsız edici bir etkiye sahiptir. Havadaki nem oranı düşük ise, yüksek sıcaklık olsa bile bu durumu dayanılır yapabilir çünkü cilt üzerinde buharlaşmanın sağladığı bir serinlik etkisi mevcuttur. Ancak yüksek nem cilt ve onu çevreleyen hava içindeki buharlaşmanın etkisini yok ederek gerçek sıcaklığı daha yüksek seviyelerde hissetmemizi sağlayacaktır.