Tanımladığı deri hastalığı ile Dünya Tıp Literatürüne girmeyi başaran ve profesör unvanını alan “ilk Türk akademisyen Hulusi Behçet”. Hulusi Behçet, Türk dermatoloji uzmanı ve bilim insanı. 1937 yılında, bir kan damarı enflamasyonu hastalığı olan ve bugün kendi adıyla anılan Hulusi Behçet hastalığını tarif eden ilk bilim insanı olmuştur. Zor bir çocukluk geçiren Hulusi Behçet çok genç yaşta annesini kaybetmiş ve büyükannesi tarafından büyütülmüştür.
Hulusi Behçet;
Hulusi Behçet
Hulusi Behçet, 20 Şubat 1889 tarihinde İstanbul’da doğmuştur. Tıp öğrenimini 1910 senesinde tamamlamış ve 1914 Temmuzuna kadar Gülhane Dermatoloji Kliniğinde Eşref Ruşen, Talat Çamlı ve bakteriyolog Reşat Rıza hocaların yanında asistan olarak çalışmıştır. Hulusi Behçet 1914 Temmuzunda Kırklareli Askeri Hastanesi başhekim muavinliğine tayin edilmiş ve daha sonra 1918’e kadar Edirne Askeri Hastanesinde dermatoloji uzmanı olarak çalışmıştır. 1918 Ağustosunda evvela Budapeşte’de, sonra Berlin’de Charité Hastanesinde çalışmış ve 1919 Ekiminde yurda dönmüştür.
Hulusi Behçet, bir müddet serbest çalıştıktan sonra 1923’te Hasköy Zührevi Hastalıklar Hastanesi Başhekimliğine tayin edilmiş, 6 ay kadar burada çalıştıktan sonra Guraba Hastanesi dermatoloji uzmanlığına nakledilmiştir. Hulusi Behçet Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan ve soyadı kanunu kabul edildikten sonra, Cumhuriyetin kurucusu M. Kemal Atatürk’ün arkadaşlarından olan babası Ahmet Behçet’in, parlak ve çok zeki anlamına gelen ve adı olan Behçet’i soyadı olarak almıştır. 1933 senesinde Üniversite Reformunda Deri Hastalıkları ve Frengi Kliniğine profesör seçilmiştir. Hulusi Behçet, Türk akademisinde profesör unvanını alan ilk kişidir.
