Sağlık

Eklem Kireçlenmesini Önlemek İçin İpuçları!

Uzmanından eklem kireçlenmelerini önlemenin yolları.

Osteoartrit eklemlerde en sık görülen hastalıktır. Eklemin kıkırdak yapısının bozulmasıyla hasar meydana gelir ve osteoartrit gelişir. ‘Kireçlenme’ ya da ‘eklem aşınması’ olarak bilenen bu romatizmal hastalık, orta ve ileri yaşlardaki kişilerin ortak sorunudur. Yaşlılarda daha sık olmakla birlikte bazı spor yaralanmalarında, mesleki travmalar sonrasında, doğuştan kalça çıkığı gibi durumlarda erken yaşlarda kireçlenmeyle karşılaşılabilir.

Kireçlenme nasıl belirti verir?

Genellikle hareketle oluşan bel veya eklem ağrısı, takılma hissi ve kısa süreli tutukluk hissi kireçlenmede şikayetler arasındadır. Kireçlenme varsa; kişi, merdiven veya yokuş çıkarken, dizi bükerek oturup-kalkarken ağrı ve takılma hissi, özellikle merdiven inerken dizinde boşalma hissi olabilir. Eklemin hareket açıklığında azalma olur. Kireçlenme, ellerde parmak uçlarında veya ortasında kemikte büyüme gibi belirtiler de verir. Kireçlenme en fazla, omurga (bel ve boyun), diz, kalça ve el eklemlerini tutar; daha az oranlarda omuz ve ayak bileği de tutulur.

Kireçlenme neden olur?

Yavaş seyirli olan kireçlenmede yaşlanmaya bağlı eklemin kıkırdak yapısı değişir. Fazla kilolu olma, düşme veya diğer bazı mekanik travmalara bağlı olarak gelişen kıkırdakta parçalanma, menisküs, bağlarda zedelenme, eklem aralığında daralma ve yeni kemik oluşumu kireçlenmenin nedenleri arasında sayılır. Gut veya romatoid artrit gibi eklemi tutan ve aşındıran hastalıklarda, kireçlenme daha kolay gelişir.

İleri yaşlarda en sık görülen kireçlenme, en büyük sakatlık nedeni olan eklem hastalığıdır. Röntgen filmleri çekilen 70 yaş üstündeki kişilerin yüzde 70’inde kireçlenme bulgusu vardır. Yapılan bir çalışmaya göre, bir kişide tüm hayatı boyunca diz kireçlenmesi gelişme riski yaklaşık yüzde 46, kalça kireçlenme gelişme riski ise yüzde 25’tir. Kireçlenmenin en çok görüldüğü durumlar şöyle sıralanabilir:

  • Yaşlılık,
  • Ailede kireçlenme olması (özellikle birinci derece; yani akrabalarda-anne, baba ve kardeşlerde),
  • Obezite,
  • Eklem yaralanmaları veya eklemlerin aşırı kullanımına bağlı tekrarlayan yaralanmalar,
  • Eklem deformitesi (bacak boyunun eşit olmaması gibi).

Yürürken takılıyor musunuz?

Kişinin öyküsünde; hareketle oluşan eklem ağrısı, takılma ve kısa süreli tutukluk hissi varsa; muayene bulgusu ve görüntüleme yöntemleriyle birlikte tanı koyulur. Kireçlenme teşhisinde direkt grafiler (röntgen) veya bazen daha ileri görüntüleme için manyetik rezonans görüntüleme (MRI) kullanılır.

Kireçlenme tedavisi

Kireçlenmeye bağlı eklem hasarı geliştikten sonra, bunu geriye çevirecek bir tedavi yoktur. Tedavinin amacı; ağrıyı azaltmak ve tutulan eklemin hareketlerini iyileştirmektir. Fizik tedavi ve ilaç tedavisi genellikle birlikte kullanılır. Bazen cerrahi tedavi de uygulanır. Kireçlenmede uygulanan tedaviler şunlardır:


Fiziksel tedaviler:

  • Kilo vermek ve egzersiz temeline dayanır. Fazla kilolardan kurtulmak; diz, kalça ve bele binen yükü azaltacağından bazen tek başına da rahatlama sağlar. Vereceğiniz her 10 kilo ile dizlerinize binecek 40 kiloyu azaltmış olacağınızı unutmayınız.
  • Egzersiz; kas gücünü artırır, eklem ağrısı ve tutuklukta azalma sağlar.
  • Günlük aktiviteler için yardımcı yürüteç veya baston kullanmak, o ekleme binen yükü azaltarak dengeyi sağlamaya yardımcı olur. Sıcak veya soğuk (sadece inflamasyon olduğunda) uygulama, kısa bir süre için kireçlenmenin belirtilerini hafifletebilir.
  • Spa (sıcak küvet), masaj, akupunktur gibi bazı alternatif tedaviler, kısa bir süre için ağrıyı hafifletmeye yardımcıdır. Ancak bu tedavilerin (bazen tamamlayıcı ya da bütünleyici olarak adlandırılır) uzun vadeli faydaları kanıtlanmamıştır. Ama hastalarda bazen geçici iyileşme sağlayabilir.

İlaç tedavileri:

  • İlaç tedavisinin topikal, oral (ağız yoluyla) ve enjeksiyon formları vardır. Doğrudan etkilenen eklemlerin üzerindeki deriye, topikal ilaçlar uygulanır. Ağızdan alınan ağrı kesiciler de yaygın olarak kullanılır. İnflamasyon (sıcaklık, su toplanması ve şişme) varsa; steroid olmayan anti-inflamatuar ilaçlar kullanılır.
  • Enjeksiyon da uygulanabilir. Bazı hastalarda bu tedavi birkaç yıl diz protezinin gecikmesini sağlar.

Cerrahi tedavi:

  • Cerrahi tedavi seçeneği şiddetli olgular için geçerlidir. Eklemde ciddi hasar ya da tıbbi tedavinin ağrıyı gideremediği durumlarda veya ciddi işlev kaybı varsa, tercih edilir. Cerrahi olarak, diz veya kalça eklem replasmanı (protez) veya daralan spinal kanalda sinir basısını gideren müdahaleler gerekebilir.

Destekleyici tedaviler:

  • Birçok beslenme takviyesi kireçlenme tedavisi için kullanılır. Ancak bu tür takviyeler için mutlaka uzmanının önerisi dinlenmeli. Bu ilaçların su ve tuz tutarak ödem, tansiyonunuzda yükselme gibi istenmeyen yan etkileri olabilir.

Kireçlenen eklemleriniz için her gün egzersiz!

  • Kireçlenmenin tam bir tedavisi yoktur; ancak bunun, sizin yaşamınızı nasıl etkileyeceğini yönetebilirsiniz. Kireçlenmeyi yönetebilmeniz için uygulayabileceğiniz bazı öneriler:
  • Otururken veya uyurken boyun ve sırtınızı düzgün konumlandırın ve destekleyin.
  • Bir yere uzanırken sandalye kullanarak eklemlerinizi zorlamayın.
  • Bükme gibi eklemi zorlayan tekrarlayan hareketlerden kaçının.
  • Aşırı kilonuz varsa kilo verin. Kilo vermeniz, ağrıyı azaltabilir ve kireçlenmenin ilerlemesini yavaşlatır.
  • Her gün egzersiz yapın.
  • Günlük aktivitelerinizde, destek cihazları kullanın.
  • Size en uygun egzersizleri öğrenmek ve yardımcı cihazları seçmek için bir fizyoterapist veya mesleki terapist ile çalışabilirsiniz.

Tedavide uzman önemli!
Romatoloji doktoru, kireçlenmenin teşhis ve tedavisinde önemli rol oynar. Kireçlenme, genellikle diğer bölümlerle ortak çalışmayı gerektiren bir hastalıktır. Bu nedenle, fizik tedavi, ortopedi veya beyin cerrahisi doktorlarının da kireçlenme tedavisinde önemli görevleri vardır.