Sağlık

Evde Ateş Nasıl Düşürülür?

Ateş, vücudunun virüs ve bakterileri zayıflatarak ve üreme kabiliyetlerini sınırlandırarak onlarla mücadele etmek için verdiği doğal bir tepkidir.

Ateş, toksinleri yakmaya yardım eder ve bağışıklık sistemini harekete geçirir. Ateş, vücudun kendini iyileştirmek için tercih ettiği bir yöntem olduğu için, ancak vücudun enfeksiyonla mücadele edemeyecek kadar zayıfladığında, ateşin vücudun baş edemeyeceği kadar yüksek olduğunda ya da seni aşırı derecede rahatsız ettiğinde “tedavi edilmelidir”. Ateşi çoğu zaman evde kontrol altına alabilirsin ama aynı zamanda ciddi derecede sıvı kaybı yaşıyorsan, dudakların, dilin ya da tırnakların morarmışsa, şiddetli baş ağrın varsa, halüsinasyon görüyorsan ya da yürümekte zorlanıyorsan, nefes alma güçlüğü çekiyorsan ya da nöbet geçiriyorsan derhal 112’yi aramalısın.

Evde Ateş Nasıl Düşürülür?

1. Bol su iç

Her iki saatte bir, 1 bardak su içmeyi hedefle. Vücudun, çoğunlukla ateş yapan soğuk algınlığı ya da grip gibi hastalıkların yol açtığı terleme ya da hapşırma yüzünden hızlı bir şekilde sıvı kaybeder. Sıvı kaybı yani dehidratasyon, vücut sıcaklığının yükselmesine yol açabilir ve sıklıkla baş ağrısına, sersemliğe, kas kramplarına, tansiyon düşmesine ve nöbetlere neden olur.

  • Ortalama bir yetişkin için önerilen günlük su miktarı 2 litredir. Makul ölçüde içilen kafeinli içecekler genellikle uygundur ama tek sıvı kaynağın bunlar olmamalı. Günlük sıvı ihtiyacının büyük kısmını içme suyuyla karşıla.[4]
  • Spor içecekleri, rehidratasyon yani yeniden sıvılanım için uygundur ama bunları dikkatli kullan. Bu içecekler elektrolit sağlasa da genelde gerekenden çok daha konsantre haldedir. Bir ölçek spor içeceğini bir ölçek suyla seyrelt ya da spor içeceğinin her bir bardağına bir bardak su ekle.
  • Rehidratasyon çözeltisi. Sıvı kaybını gidermek için ticari içeceklere ihtiyacın yok, bunu kendin de yapabilirsin.
  • Küçük çocuklar için Pedialyte gibi ticari elektrolit rehidratasyon ürünlerini kullanabilirsin çünkü bu çözeltiler özel olarak çocukların vücudu için tasarlanmıştır.
  • Çocuklarda rehidratasyonu sağlamak için, bebeklere saatte en az 30 ml, küçük çocuklara 60 ml, daha büyük çocuklara 90 ml sıvı ver.

2. Rahat giysiler giy

Ateşin varken, vücudunun rahatlasın ve serin kalmak için hava dolaşımını iyileştirmeye faydası olsun diye bol ve rahat giysiler giy. Sıcağı hapsedip ateşin uzun sürmesine yol açabilen kalın giysilerden ve battaniyelerden uzak dur. Uyurken hafif bir giysi, hafif bir battaniye ya da çarşaf tercih et.

  • Pamuk, bambu ya da ipek gibi doğal lifler çoğunlukla akrilik ya da polyester gibi insan yapımı liflerden daha iyi hava geçirir.

3. Oda sıcaklığını düşür

Yüksek sıcaklıklar, ateşin daha uzun sürmesine ve aşırı terlemeye, bu da su kaybına neden olur. Oda sıcaklığı idealde yaklaşık 23°C ile 25°C arasında olmalıdır. Oda sıcaksa ya da havasızsa vantilatör işe yarayabilir.

4. Güzelce dinlen

Yeterince dinlenmek, bağışıklık sistemini güçlendirerek vücudunun daha hızlı iyileşmesine yardımcı olur. Çok fazla hareket etmekten kaçın. Mümkünse normalde uyuduğundan daha fazla uyumak için işten izin al.

  • Çalışmalar, uyku eksikliğinin bağışıklık sistemini zayıflattığını, stres hormonlarının üretimini artırdığını, kronik hastalıklara yakalanma riskini yükselttiğini ve ömrü kısalttığını gösteriyor.
  • Daha iyi bir uyku düzeninin nasıl oluşturulduğu konusunda daha ayrıntılı bilgi için Nasıl Daha İyi Uyunur makalesine bak.

5. Ateş düşürücü ilaç kullan

Ateşin çok yüksekse ya da seni ciddi derecede rahatsız ediyorsa ateş düşürücü ilaç alabilirsin. Çeşitli ilaçlar ateş düşürür: örneğin asetaminofen, ibuprofen ve aspirin. Ateşini düşürmeye yardımcı olmaları için, reçetesiz satılan bu ilaçları üstünde yazdığı gibi kullan.

  • İlacın dozuna dikkat et. Ateşini düşürmek için mümkün olan en düşük dozu al.
  • 18 yaşından küçük çocukların, doktor tarafından özellikle verilmedikçe aspirin kullanmamaları gerekir. Aspirin, beynin ve karaciğerin şişmesine yol açan bir hastalık olan Reye sendromunun gelişmesiyle bağlantılıdır.

6. Ilık bir duş al

5-10 dakikalık bir duş ya da banyo, vücudunun serin kalmasını sağlayan terlemeyi tetiklemeye yardımcı olur, ağrıyan kaslarını rahatlatır ve soğuk algınlığı yüzünden belki de tıkanmış olan sinüslerini açar. İç sıcaklığının yükselmemesi için suyun aşırı sıcak olmadığından emin ol çünkü bu, ateşin daha uzun sürmesine neden olabilir.

  • Vücudunu temiz tutmak, başka viral ya da bakteriyel enfeksiyon riskini azaltmaya da yardımcı olabilir.

7. Süngerle silin

Eğer banyo yapmak mümkün değilse ya da cazip gelmiyorsa bunun yerine nemli bir havlu kullan. Küçük havluları ılık suya batırdıktan sonra alnına ve koltukaltlarına sür. Bu, vücudunun serin kalmasına yardımcı olan terlemeyi tetikler, kan dolaşımını iyileştirir ve soğuk algınlığının yol açtığı burun tıkanıklığını azaltır.

  • Soğuk su ya da buz torbası kullanmak ya da soğuk duş almak, titremelere neden olabilir; bu da iç sıcaklığın artmasına ve ateşin daha uzun sürmesine yol açabilir.
  • Ilık havluları yaraya ya da iltihaplı deriye sürme çünkü bu, kanamaya ve daha fazla iltihaplanmaya neden olabilir.

8. Burnunu açık tut

Ateşe sebep olan soğuk algınlığı ya da gripse rahat nefes alabilmek için burnunu açık tutman önemli. Nefes alma güçlüğü de ateşini yükseltebilir. Çok şiddetli sümkürme çünkü basınç yüzünden soğuk algınlığının üstüne bir de kulak ağrısı çekebilirsin. Hafifçe ve sadece gerektiği kadar sık sümkür.

  • Uzmanlar, parmağınla bir burun deliğini kapatırken diğerini hafifçe kâğıt mendile sümkürmeni tavsiye ediyor. Çocuğun ya da bebeğin soğuk aldıysa doğru şekilde sümkürmelerine yardımcı ol.
  • Başka bakteriyel ya da virütik enfeksiyon riskini önlemek için, burnunu her silişinden sonra ellerini yıka.

9. Dışarı çıkma

Ateşin çıktığında zaten dışarıda değilsen yapılacak en iyi şey, havanın daha kuru olduğu ve sıcaklığın pek fazla değişmeyeceği kapalı bir mekânda yatıp dinlenmektir. Ateşin varken dışarıda olman gerekiyorsa gölgede kal ve çok fazla hareket etme.

10. Sigara içmekten kaçın

Sigara içmek, akciğer kanseri ve diğer solunum yolu hastalıklarına ek olarak vücudun bağışıklık sistemini de baskılar. Bu yüzden, sigara içmek vücudun virüslerle ve bakterilerle daha şiddetli bir şekilde savaşmasını gerektirir; bu da vücut ısısını yükseltir. Ateşin düşene kadar yapılacak en iyi şey, sigara dumanından, nikotinden ve diğer tütün ürünlerinden uzak durmaktır.

  • Çocuklar (en çok da bebekler) özellikle ateşleri varken pasif içiciliğe maruz bırakılmamalı.

11. Kafein alımını azalt

Çok fazla kafein, ateşin varken senin için kötü olabilir. Aşırı kafein alımı, ateşe, baş ağrısına, uykusuzluğa, ishale, asabiyete ve sersemliğe yol açabilir. Kafein, vücuttan su atılmasını da tetikleyebilir ve aşırı kafein alımı, su kaybına neden olabilir. Ateşin çıktığında kafeinden uzak dur ve kafein alımını 100 mg ile sınırla.

  • 1 fincan demlenmiş kahvede 133 mg, 1 fincan siyah çaydaysa 53 mg kafein bulunur. Şekerli meşrubatlardan, enerji ve spor içeceklerinden uzak dur çünkü ateşin varken bu içecekler mide bulantısına ve kusmaya neden olabilir.
  • Ciddi aşırı doz kafein vakalarında, mide bulantısı, kusma, göğüs ağrısı, halüsinasyon, nefes alma güçlüğü ve kasılmalar görülebilir.
  • Ateşin düşene kadar kafein takviyeleri kullanma.
  • Çocukların ve bebeklerin genel olarak kafein almaması gerekir.

12. Alkolden kaçın

İster bira ya da şarap olsun ister başka bir içki, ateşinin şiddetinden bağımsız olarak alkolden uzak durman gerek. Alkol, bağışıklık sistemini zayıflatır, bu da vücudunun hızlı bir şekilde iyileşmesini güçleştirir.

13. Doktora git

Çoğu zaman ateşini evde düşürebilirsin ama bu işi profesyonellere bırakman gereken belli durumlar vardır. Ateşin 39,5-40,5°C arasındaysa, ibuprofen ve aspirin gibi reçetesiz satılan ilaçlarla düşmüyorsa ya da ateşin kaç derece olursa olsun yetmiş iki saatten daha uzun sürmüşse o zaman hemen doktora gitmelisin. Ateşin varken hemen doktora gitmeni gerektiren diğer durumlar şunlardır:

  • Kaç derece ateşi olursa olsun 3 aylıktan daha küçük bebeklerde
  • Yüksek ateşi olan ya da ateşi 48 saatten fazla süren 2 yaşın altındaki çocuklarda
  • Yakınlarda yolculuk yaptıysan, ameliyat ya da aşı olduysan veya bilinen alerjenlere ya da riskli maddelere dokunduysan
  • Diyabet, anemi, kistik fibrozis gibi bir hastalığın ya da kalp veya akciğer hastalığın varsa
  • Ateşin sık sık orta ya da yüksek derecelere çıkıyorsa
  • Bilinmeyen nedenlerden cildinde yeni bir kızarıklık ya da morluklar oluştuysa
  • İdrarını yaparken ağrı çekiyorsan

Kaynak: wikihow.com