Mahmur Memur
Tebeşirle boyanmış duvarlar
sekiz köşeli, kasvet
yuva.
kara bir leke alnında
rehavet, rekabet, rutubet.
soluk alacak olsam,
çevrilmiş üç tarafım, kasvetli bina
sarktım pencereden
asıldım hayat hatununa.
her akşam döndüm,
çıktığım yere.
oysa yasaklanmalı
vaktini açık arttırmayla satma.
deniz diye bir şey var ya!
mercan, turkuaz, aşk…
öyle unuttum ki,
yaşamak nasıl bir his?
ayın on beşi daha güzeldi dolunaydan,
yüzlerine bilmediğimiz insanlar yüzlükler bırakırdı hesabımıza.
maaş da, hep çıktığı yere dönerdi durmadan
ne de olsa memuruz, avuturdu bizi.
hep şarkılar, şiirler, filmler heveslendirdi.
hepimizin aklında, yasaklı bir kitap gibi
dürttü durdu yaşama hevesi bizi.
sevmek, sevilmek hissi…
dikkat edelim ama!
bu dürtüler yara etti içimizi,
yıldırdı bizi.
özlem, meltem, erguvan…
yaşamak nasıl bir hiç?
dokunuyor içime.
dikkat edelim yalnız!
benim bir düğmem
iki yakayı bir araya getirince görüyor iliğini.
ve bu süreç nedense hep altı aydan başlıyor.
Rabia Bulduk