Potasyum eksikliği yani Hipokalemi genellikle yaşlılık veya bazı kronik hastalıklarla ilişkilidir.
Potasyumun seviyesi 3,5 mmol/L altına düştüğünde hipokalemi tanısı konur. Seviye 2,5 mmol/L’nin altına düştüğünde hayati tehlike oluşabilir ve acil tıbbi yardım gerekir.
Hipokalemi genellikle yaşlılık veya bazı kronik hastalıklarla ilişkilidir. Başlıca nedenleri;
Bazı diyabet ilaçları da potasyum düşüklüğüne neden olabilir. Örneğin, insülin kullanıyorsanız ve diyabetiniz kontrol dışı ise hipokalemi oluşabilir.
Hafif düzeyde eksiklik genellikle fark edilmez. Belirtiler eksiklik arttıkça farklılık gösterebilir ve seviyesi aşağı düştükçe şiddetlenip hayati risk oluşturabilir. Belirtiler dikkatlice izlenmeli ve zamanında önlem alınmalıdır. Özellikle ishalli bebekler yakın takibe alınmalıdır.
Hipokalemi genellikle altta yatan neden araştırılarak tedavi edilir. İlk etapta diyette potasyumun alımı artırılır ve takviyesi reçete edilir. Nedeni kullanılan diüretik bir ilaçsa potasyum koruyucu bir diüretikle değiştirilir. Bu diüretikler aşırı sodyumu vücuttan atarak elektrolit seviyelerinin normalleştirilmesine yardımcı olabilir. Sadece normal böbrek fonksiyonu olan insanlar bu ilaçları kullanabilirler. Şiddetli hipokalemi, özellikle kalp atışında anormallik varsa intravenöz (damardan) potasyum tedavisi gerektirebilir.
Potasyum ilaçlarının çoğunda potasyum bileşikleri kullanılır. Bazıları şunlardır:
Tarımdan sanayiye kadar pek çok alanda bu bileşikler kullanılmaktadır. Potasyum hidroksit Arap sabununun ham maddesidir. Cilde teması tahrişe veya kimyasal yanıklara neden olabilir. Uzun süre solunursa şiddetli baş ağrısı ve kusma yapabilir; solunum yollarında hasar oluşturabilir. Özellikle bebek kıyafetlerinin yıkanmasında kullanılan temizlik ürünlerinde potasyum hidroksit bulunmamasına dikkat edilmelidir.
Potasyum birçok multivitamin/multimineral takviyesinde bulunur. Ayrıca takviye tablet ve kapsülleri de vardır.
Doktorunuza danışmadan potasyum takviyesi kullanmayın. Yanlış doz kullanımı potasyumun seviyesini yükseltip ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Ayrıca bazı takviyeler sindirim sistemini olumsuz etkileyebilir. Sindirim sorunlarını önlemek için balmumu kaplı hap takviyeleri kullanın.
Uyarı: Bu takviyeler hamilelik-emzirme döneminde ve böbrek rahatsızlığı olan kişilere önerilmez. Dengeli beslenme ve sağlıklı yaşam alternatifi olarak kullanılmamalıdır. Hipertansiyon ilaçları veya potasyum koruyucu diüretiklerle birlikte alınmamalıdır. Ciddi sorunlara yol açabilir.
Potasyum yüksekliği vücutta potasyum seviyesinin normalden fazla olmasıdır. Hızlıca yükselirse bu tehlikeli olabilir ve felç gibi tehlikeli hastalıklara yol açabilir. Dikkate alınması gereken yükseklik 5,1-6,0 mmol/L’dir. Potasyumun seviyesi bu değerlerden daha yüksekse acil tedavi gerekir. Başlıca nedenleri böbrek hastalıkları ve ek potasyum takviyeleridir. Ayrıca tip 1 diyabet, konjestif kalp yetmezliği, karaciğer hastalıkları veya adrenal yetmezlik (Addison hastalığı) olan kişilerde gelişebilir.
Yanıklar veya diğer travmatik yaralanmalar, uzun süreli egzersiz, kokain gibi uyuşturucular da yüksekliğe yol açabilir.
Hiperkalemi çoğunlukla belirti göstermez veya çok az belirti gösterir. Belirtilerin çoğu hipokalemi belirtileriyle aynıdır. Haftalar, aylar boyunca yavaşça gelişir; durup yinelenebilir. Böbrek hastalığı olan veya ek takviye alan kişiler düzensiz kalp atışı, mide bulantısı, kusma, ciltte karıncalanma gibi belirtiler yaşarlarsa hemen doktorlarını aramalıdır.
Şiddetli veya ani hiperkalemi kalp çarpıntısına, nefes darlığına ve göğüs ağrısına neden olabilir. Bu belirtiler yaşandığında hiç vakit kaybetmeden acil servise gidilmelidir. Basit bir kan testi kanınızdaki potasyumun seviyesini bulabilir. Eğer risk altındaysanız, potasyum kan testi yaptırın. Test genellikle aç karnına yapılır.
Hiperkalemi durumunda erik, muz, patates gibi yüksek potasyumlu yiyeceklerden kaçınmak gerekir. Pişirme tekniğinizi değiştirerek besinlerdeki potasyumun seviyesini düşürebilirsiniz. Bunun için önce sebzeleri dilimleyip en az 2 saat suda bekletin. Uzun süre bekletilecekse suyunu 4 saatte bir değiştirin. Sonra suyu döküp ılık suda yıkanan sebzelerin üzerine sebzelerin 5 katı yeni su ilave edin ve su, sebzelerin seviyesine ulaşana kadar pişirmeye devam edin. Kalan pişirme suyunu çorba vb. için kullanmayın.
Bu yöntemin tüm potasyumu sebzelerden çekmeyeceği unutulmamalı ve yüksek potasyumlu sebzelerin miktarı sınırlı tutulmaya devam edilmelidir. En ideali bir diyetisyenle alınması gereken günlük miktarı hesaplayıp uygun besinlere karar vermektir. Potasyum bakımından düşük elma, ananas, kiraz, kuşkonmaz, salatalık, turp, su teresi gibi meyve-sebze tüketilebilir.
Potasyumun azı da çoğu da vücuda zararlıdır:
Not: Sayfadaki bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır. Herhangi bir rahatsızlık durumunda muhakkak doktorunuza başvurunuz.