Dopamin Eksikliği Nedir? Bu yazımızda sizlere Depomin Eksikliği ile ilgili ayrıntılı bilgiler vereceğiz. Dopaminin eksikliğinin birden çok nedeni olabilir. Genellikle zihinsel sağlık bozukluğu ile ilgilidir.
Dopamin Eksikliği Nedir? Belirtileri Nelerdir?
Dopamin eksikliği belirtileri;
- Titreme ve denge kaybı
- Kilo kaybı ya da kilo alımı
- Kas krampları, spazm ve kaslarda sertlik
- Yemek yeme ve yutma güçlüğü
- Odaklanamama ve düşük enerji
- Yorgun ve halsiz hissetme
- Açıklanamayan üzüntü
- Normalden daha yavaş hareket etmek
- Umutsuzluk, intihar düşüncesi ve suçluluk hissi
- Halüsinasyon görme
- Özfarkındalık eksikliği
- Endişe ve anksiyete
Dopamin eksikliği ne tür sorunlara neden olur?
Dopaminin eksikliğinin birden çok nedeni olabilir. Genellikle zihinsel sağlık bozukluğu ile ilgilidir. Uyuşturucu kullanımı, sağlıksız bir diyet, şeker ve doymuş yağ oranı yüksek besin tüketimi de bu eksikliğe yol açabilir. Obez kişilerde dopamin eksikliği görülmesinin asıl nedeni de budur. Dopaminin eksikliğine bağlı olarak kişide pek çok sağlık sorunu gelişebilir.
Neden olduğu hastalıklar
- Sosyal fobi ve Psikoz
- Depresyon
- Halüsinasyon görme
- Parkinson hastalığı
- Reflü ve DEHB
- Uykusuzluk ve Anhedonia,
Dopamin ve Parkinson hastalığı ilişkisi
Beynin belirli bölgelerindeki sinir hücrelerinin kaybına neden olabilen dopaminin eksikliği aynı zamanda Parkinson hastalığı gibi ciddi sorunlara neden olabilir. Genellikle 50 yaş üstü bireylerde görülen Parkinson hastalığı, el parmaklarında, elde titreme şeklinde ilk belirtilerini gösterir. Aşırı terleme, kilo kaybı, depresif ruh hali gibi semptomların da eşlik ettiği bu hastalığın asıl nedeni, beyinde dopamini üreten birtakım nöronların ölmesidir.
Dopamin seviyesi nasıl arttırılır
Dopamin eksikliğini gidermenin pek çok farklı yolu bulunur. Doktorunuz tarafından size bu teşhis konulduğunda aşağıdaki yöntemler sayesinde beyninizin dopamini daha fazla miktarda salgılaması sağlanabilir.
Protein açısından zengin besinler tüketin
Tirozin isimli dopaminin seviyesini yükselten aminoasit açısından zengin olan protein kaynaklarından bol bol tüketerek, bu eksikliği giderebilirsiniz. Tirozin açısından zengin besinlere ise sığıreti, yumurta, süt, baklagiller ve soyayı örnek olarak gösterebiliriz.
Doymuş yağ içeren gıda tüketimini azaltın
Tereyağı, tam yağlı süt, Hindistan cevizi yağı gibi doymuş yağ içeren besinler, beyindeki dopaminin sinyallerini bozucu bir özelliğe sahiptir. Bu yüzden bu tarz besinleri mümkün olduğunca az tüketmeniz gerekir.
Prebiyotik besinler tüketin
Bağırsaklarda yaşayan bazı bakteriler, dopaminin üretimine doğrudan katkıda bulunur. Bu üretimi destekleyen, aynı zamanda ruh sağlığına iyi gelen prebiyotik yoğurt gibi besinler tüketmeniz bu noktada size yardımcı olabilir.
Düzenli olarak egzersiz yapın
Özellikle aerobik gibi egzersizlerin Parkinson hastalığının tedavisinde etkili olduğu bilimsel çalışmalar doğrultusunda kanıtlanmıştır. Günde en az 30 dakikalık yürüyüşlere ve fitness gibi egzersizlere katılarak, dopaminin eksikliğinin yol açabileceği hastalıklara yakalanmaktan kurtulabilirsiniz.
Yeterli miktarda uyuyun
Uyku eksikliği, dopaminin salgılanımının doğal dengesini bozan bir etmendir. Düzenli ve dengeli bir uyku sayesinde beyniniz tarafından salgılanan dopaminin dengede kalmasını sağlayabilirsiniz.
Müzik dinleyin ve Meditasyon yapın
Sevdiğiniz şarkıları dinleyerek, beyninizin daha fazla miktarda dopamin salgılamasına yardımcı olabilirsiniz. Parkinson hastalarının motor kontrolü geliştirmelerinde müzik dinlemelerinin çok faydalı olduğu kanıtlanmıştır. Yaklaşık bir saatlik bir meditasyonun beyindeki dopaminin salgılanımı %64 oranında arttırdığı yapılan çalışmalar ile kanıtlanmıştır. Zihninizi temizlemek ve ruhsal dinginliğe ulaşmak adına meditasyon kurslarına yazılabilirsiniz.
Yeterli miktarda güneş ışığı alın
Özellikle kış aylarında yeterli güneş ışığı almayan kişilerde duygudurum bozukluklarına rastlanabilir. Ancak, saat 10 ile öğle 2 saatleri arasında güneş ışınlarına maruz kalmaktan mutlaka kaçınmanız gerekir.
Gerekli durumlarda vitamin ve mineral takviyeleri kullanın
Magnezyum, demir, folat, B6 vitamin takviyeleri alarak, dopamin miktarını arttırabilirsiniz. Aynı zamanda günde 2 bardak yeşil çay tüketerek de dopamin eksikliğini giderebilirsiniz. Ancak vitamin takviyeleri kullanmaya başlamadan önce mutlaka kan testi yaptırmak ve bir doktora danışmalısınız.
Dopamin fazlalığı neden olur?
Kişinin beyin yapısı ve genetik faktörlerin yanı sıra hastanın nörobiyolojisi de dopaminin fazlalığına neden olabilir. Sinirler arasında nörotransmitler tarafından sinyal iletiminde yaşanabilecek sorunlar, dopaminin daha fazla salgılanmasına yol açabilir.
Dopamin fazlalığı anksiyete yapar mı?
Pek çok mental sağlık sorununa yol açan bu sorun, anksiyeteye neden olabilir. Bu durumda dopaminin aşırı salgılanımı yavaşlatmak için doktorlar genelde anti-depresan içerikli ilaçlar reçete ederler. Ancak bu ilaçların da aşırı uykuya neden olma gibi birtakım yan etkilerinden bahsetmek mümkündür.
Dopamin testi nedir?
Dopaminin eksikliğinin ya da fazlalığının teşhisi amacıyla doktorunuz, sizi farklı testlere tabi tutabilir. Uyku EEG’si eksiklik tespitinde en çok başvurulan yöntemdir. Bu test ile beynin elektro yapısı gözlemlenebilir. MR, EMG, laboratuar ve kan testleri, eksikliğin ya da fazlalığın teşhisinde kullanılan yöntemler arasındadır.
Dopamin içeren ilaçlar nelerdir?
Dopaminin eksikliğinin tedavisi, eksikliğin asıl nedeninin tespitine yöneliktir. Bu doğrultuda hastada depresyon, şizofreni vb. herhangi bir akıl sağlığı varsa genelde duygu durum düzenleyici ilaçlar reçete edilir. Bu ilaçlar, beyindeki dopamin miktarını azaltır. Dopamin eksikliğinin söz konusu olduğu Parkinson hastalığının tedavisinde Ropinirol, Pramipeksol, Levodopa gibi dopamin içeren ilaçlar reçete edilir.
Dopamin ve Serotonin
Beyin tarafından salgılanan her iki kimyasal madde de kişinin ruh hali ve ruh sağlığı üzerinde belirleyicidir. Mutluluk hormonu olarak bilinen serotonin, tıpkı dopamin gibi kişinin ruh halini, uyku düzenini, adet döngüsünü, iştahını etkiler. Depresyon ve bazı duygu durum bozukluklarının ardında serotonin miktarının azlığı yer alıyor olabilir. Ancak hareket kontrol kaybında (Parkinson) serotonin herhangi bir rolü bulunmaz.
Dopamin ve uyuşturucu bağımlılığı
Dopamin, çoğu zaman tek başına bağımlılığa neden olmasa da dopaminin aşırı miktarda salgılanması bağımlılığa yol açabilir. Alkol ve uyuşturucu kullanımından alınan zevk, beyni tekrar uyuşturucu ve alkol kullanma doğrultusunda yönlendirir. Bu durum kişinin isteklerini ve dürtülerini kontrol edip edemeyeceğine göre de değişiklik gösterebilir. Özellikle dopaminin az salgılanması sonrasında kişide görülen mutsuzluk, yorgunluk, depresyon vb. ruhsal çöküntüler, kişiyi alkol, uyuşturucu, kumar, alışveriş gibi kendini mutlu hissetmesini sağlayan ve rahatlatan aktivitelere yönelmesine neden olabilir.